loader image
Close
  • Ana Sayfa
  • Derneğimiz
    • Yönetim Kurulu
    • Dernek Tüzüğü
    • Kurucu Üyeler
    • Üye Listesi
    • Online Üye Başvurusu
    • Medya Köşesi
    • Basında Biz
    • Faaliyet Raporları
  • Derneğimizden Haberler
  • Klinik Haberler
  • Kongreler
    • Gelecek Kongreler
    • Geçmiş Kongreler
  • Projeler
    • EndoOkulda
    • Kredi Yurtlar Kurumu
    • Kurumsal
  • EndoMart
  • Kütüphane
    • Column One
    • Column Two
    • Column Four
    • Column Three
  • İletişim
  • +90 532 515 69 99
  • ead@endoadeno.org.tr
Youtube Instagram Facebook Twitter Linkedin
  • Türkçe
  • English
Hastalar İçin

  • Ana Sayfa
  • Derneğimiz
    • Yönetim Kurulu
    • Dernek Tüzüğü
    • Kurucu Üyeler
    • Üye Listesi
    • Online Üye Başvurusu
    • Medya Köşesi
    • Basında Biz
    • Faaliyet Raporları
  • Derneğimizden Haberler
  • Klinik Haberler
  • Kongreler
    • Gelecek Kongreler
    • Geçmiş Kongreler
  • Projeler
    • EndoOkulda
    • Kredi Yurtlar Kurumu
    • Kurumsal
  • EndoMart
  • Kütüphane

      Sunumlar

      Dergiler

      Videolar

      Makale Özetleri

      Link Kütüphanesi

      Kılavuzlar

      Bültenler

      Kitaplar

    • Column One
    • Column Two
    • Column Four
    • Column Three
  • İletişim
Klinik Haberler

Endometriozisli Kadınlarda İnfertilite: Nedensel İlişi ve Yönetim Stratejilerine Bakış

By Endometriozis Derneği 

Endometriozis; infertilite ile arasında moleküler, genetik, mekanik ve çevresel çok faktörlü sebeplerin dahil olduğu, iyi yapılandırılmış bir ilişki bulunan kronik bir hastalıktır.

Anahtar Noktalar

Vurgu

  • Her ne kadar endometriozis ve infertilite (kısırlık) arasındaki nedensel ilişki tam olarak netleşmemiş olsa da endometriozis ile ilişkili infertilitenin potansiyel faktörleri öne sürülmüştür.

Önemi

  • Endometriozis ve infertilite arasındaki nedensel bağlantıyı anlamak, tedavi yönetimi, medikal-cerrahi tedavi ve tıbbi yardımlı üreme dahil olmak üzere tedavi stratejilerini iyileştirecektir.

Ne Yapıldı?

  • Bu derleme, endometriozisin doğurganlığı olumsuz yönde nasıl etkilediği üzerine önerilen mekanizmaları özetlemekte ve mevcut tedavi seçeneklerini tartışmaktadır.
  • Etik çekincelerden dolayı, bu konudaki insan çalışmaları sınırlıdır.
  • Bu nedensel ilişkiyi açıklayacak bilgiler genellikle hayvan deneylerinden, özellikle de insanlara benzerlik nedeniyle babunlarda yapılan deneylerden elde edilmiştir.

Anahtar sonuçlar

  • Basit bir ilişkiden daha fazla olan endometriozis ile infertilite arasındaki ilişki birçok yönden değerlendirilmelidir.
  • Endometriozis ve infertilite arasındaki ilişkinin şekli ve niteliği incelenmelidir.
  • Spontan konsepte ilişkin prospektif (ileriye dönük) maymun çalışmaları, minimal/hafif endometriozisi olan hastalar ile açıklanamayan infertiliteli kadınlar arasında kümülatif gebelik oranları ve aylık doğum oranları açısından bakıldığında bir fark olmadığını göstermiştir; orta/şiddetli endometriozisli kadınlarda veriler sınırlıdır.
  • Minimal ve hafif endometriozis intrauterin inseminasyon (IUI)’nin (aşılama yöntemi) başarısını olumsuz yönde etkiler, ancak şiddetli endometriozis ile ilgili veriler yetersizdir.
  • Endometriozis, revize edilmiş Amerikan Üreme Tıbbı Derneği evreleme sistemine göre evreye bakılmaksızın Yardımcı Üreme Teknolojierinin (YTÜ) başarısını azaltır.
  • Endometriozisin şiddeti ve süresi ile infertilite arasındaki geçici ilişki de değerlendirilmelidir.
  • Üçüncü olarak, doz-cevap eğimi araştırılmalıdır. Hafif ila orta hastalık, doğurganlık sonuçları üzerinde orta ila şiddetli endometriozise göre daha az olumsuz etkiye sahiptir.
  • Dördüncü olarak, endometriozis ve infertilite arasındaki nedensel bağlantı biyolojik yönden de incelenmelidir.
  • Laparoskopik (kapalı) cerrahinin faydası değerlendirilmelidir. Laparoskopi sırasında tüm lezyonların çıkarılması gelecekteki fertilite (doğurganlık) sonuçlarını iyileştirir.
  • Endometriozisin klinik yönetimi birkaç farklı yöntem içerir: Aktif izlem, tıbbi veya cerrahi tedavi, IUI ve YÜT dahil olmak üzere medikal yardımcılı üreme (MAR). Tedavinin, endometriozis ile ilişkili infertilite yönünden yarar sağlamadığı belirtilmelidir.
  • Endometriozis Fertilite İndeksi (EFI) skorlaması, postoperatif üreme başarısını belirlemek için tercih edilen yöntem olmalıdır.

Özet

Endometriozis, üreme çağındaki kadınlarda en sık rastlanan östrojen bağımlı jinekolojik bir hastalıktır. En sık karşılaşılan şikayetler dismenore (adet sancısı), disparoni (cinsel ilişkide ağrı), kronik pelvik (kasık) ağrı ve infertilitedir (kısırlık).

Geniş araştırmalara rağmen, endometriozis ve infertilite ilişkisinin altında yatan etyopatojenik mekanizma tam olarak açıklanamamıştır. İnsan deneyleri etik nedenlerden dolayı sınırlı olsa da hayvan deneyleri endometriozis ile infertilite arasında nedensel bir ilişki olduğunu göstermiştir.

Endometriozis ve infertilite arasındaki bu ilişki mekanik, moleküler, genetik ve çevresel yönler dahil olmak üzere çok faktörlü görünmektedir. Pelvik kavite faktörleri, over (yumurtalık) faktörleri, uterin (rahim)/ endometrial (rahim duvarı) faktörler ve genetik faktörler, endometriozis ile ilişkili infertilitenin gelişmesi için olası biyolojik açıklamalardır.

Belçika ve Almanya’dan bir grup bilim insanı olan Tomasetti ve arkadaşları, “Best Practice & Research Clinical Obstetrics and Gynaecology” başlıklı dergide “Endometriozis ve İnfertilite: Nedensel bağlantı ve yönetim stratejileriyle ilgili görüşler” başlıklı bir derleme yayınladı.

Yazarlar endometriozis ile ilişkili infertilite nedenlerini gözden geçirmeyi amaçlamıştır. Ayrıca, endometriozis ile ilgili infertilitenin yönetimi için tavsiyeler içeren European Society of Human Reproduction and Embryology (ESHRE) kılavuzu gibi rehberleri de özetlediler. Endometriozisin klinik yönetimi birkaç farklı yöntem içerir: Aktif izlem, tıbbi tedavi, cerrahi tedavi ve IUI ve YÜT dahil olmak üzere MAR.

Bununla birlikte, tıbbi tedavi stratejilerinin endometriozis ile ilişkili infertilitenin iyileşmesinde fayda sağlamadığı bilinmelidir. Çünkü mevcut tüm yöntemler yumurtalık fonksiyonunu baskılamaktadır. Bu nedenle gebe kalmak isteyen kadınlara önerilmemelidir.

Tüm görünür endometriotik lezyonların cerrahi olarak çıkarılması, özellikle daha kapsamlı endometriozis formları olan kadınlarda etkilidir. Postoperatif üreme sonuçlarını öngörmede rASRM skorlama sistemi yerine EFI skorlama sistemi tercih edilen yöntem olmalıdır.

EFI birkaç bölüm içerir: hasta özellikleri (yaş, infertilite süresi, gebelik öyküsü, rASRM evrelemesinin bölümleri, adneksiyal fonksiyon cerrahisi sonunda cerrah tarafından kalitatif görsel değerlendirmesi, EFI’nin öngörü kabliyetine en fazla katkı sunan budur). Endometriozis ilişkili infertilitesi olan kadınlarda üreme sonuçlarını geliştirmenin diğer bir alternatifi IUI, IVF veya ICSI gibi ART yöntemlerini içeren MAR teknikleridir. Endometriozis ile ilişkili infertilitenin tedavisinde en iyi yöntem hasta merkezli olmalıdır.

Araştırmacılar “Endometriozis lezyonlarının cerrahi tedavisinin yanında, aktif izlem, IUI, IVF, ART gibi MAR tedavileri, endometriozis ile ilişkili infertilite tedavisinin temel taşlarıdır. Ancak, hangi hastanın hangi tip bir yaklaşımdan fayda sağlayacağı her zaman net değildir” dedi.

Kaynak Site: endonews.com
Çeviren: Stj. Dr. Ali İhsan NERGİZ


Gebeliğin Endometriozis Üzerindeki Etkileri
Previous Article
Endometriozis ve Gebelik: Hastalığın Lokalizasyonuna Göre Maternal ve Neonatal Sonuçlar
Next Article

Copyright 2024 - Endometriozis ve Adenomyozis Derneği

Share on